Anısı olan eşyaları çok seviyorum. Saatlerce bir antikacı dükkanında kalabilirim.O eşyaların üzerine sinmiştir, gördüğü onca yılın ve yaşamların izleri...Bu tabak babaannemden kalma, bu da en az 80 yıl öncesine ait. Kimbilir kaç sofraya kondu, neler gördü? Bir köşede kararmasına gönlüm razı olmadı. Asıl rengini buldu ve meleklerle süslendi.
Bu kağıt havluluğu kızkardeşime yaptım.Onun gönlü evvelden pembededir. Cıvıl cıvıl bir mutfak oldu.Üstte gördüğünüz küçük metal saksıları da elimde bulunan çiçeklerle tanzim ettim.Pembiş mutfağa pek yakıştılar...
Bu vazoyu Menemen'den almıştım.Bildiğiniz kırmızı toprak vazolardan. Krem rengi akrilik boyayla boyadım önce. Sonra, peçeteden kestiğim çiçeklerle dekopaj yaptım.Antik Medyum ve parmak yaldızla eskittim. Parlak sprey verniği de uygulayınca böyle bir sonuç çıktı ortaya...
MERHABA...İZMİR KARŞIYAKA'DA YAŞIYORUM.14 SENE SÜREN YOĞUN BİR İŞ HAYATINA, RADİKAL BİR KARARLA SON VERDİM.DÜŞÜNDÜM Kİ; YALNIZCA BİR ÖMRÜM VAR.VE BUNUN TEKRARI YOK.HAYAT MECBURİYETLERDEN İBARET OLMAMALI.HAYATIN BİZE SUNDUĞU RENKLERİ GÖRMESİNİ BİLMELİ.HAYATINIZ RENKSİZ, GÖNLÜNÜZ SEVGİSİZ KALMASIN...